Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş, ”İslam coğrafyası tarihin en sıkıntı süreçlerinden geçmektedir. Bir vakitler Kur’an-ı Kerim’in ve medeniyetimizin dünyaya ışık saçan kentlerinden, bugün ateşler ve feryatlar yükselmektedir. Gönül coğrafyamızda şiddet, terör, nefret, ırkçılık körüklenmekte, topraklar işgal edilmekte, beşerler kaygıya ve ümitsizliğe mahkum edilmektedir” dedi.
Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş, Konya’da Mevlana Meydanı’nda düzenlenen ‘Türkiye 8’inci Milletlerarası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Hoş Okuma Yarışı’nın açılış törenine katıldı. Merasimde konuşan Erbaş, İslam coğrafyasının sıkıntı günlerden geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
”Geçmişte olduğu üzere geleceğin inşasında da bizler için en değerli imkan ve motivasyon Allah’ın kelamıdır. Üzülerek belirtmek isterim ki, son 3-4 asırdır, İslam coğrafyası tarihin en güç süreçlerinden geçmektedir. Bir vakitler Kur’an-ı Kerim’in ve medeniyetimizin dünyaya ışık saçan kentlerinden, bugün ateşler ve feryatlar yükselmektedir. Gönül coğrafyamızda şiddet, terör, nefret, ırkçılık körüklenmekte, topraklar işgal edilmekte, beşerler endişeye ve ümitsizliğe mahkum edilmektedir. Esasen yalnızca İslam coğrafyasında değil, dünyanın birçok yerinde krizler yaşanmakta, maddi ve manevi huzursuzluklar gitgide artmakta, aile, akrabalık, komşuluk, dostluk üzere en güçlü bağlar zayıflamaktadır. Bugün kelam konusu bu olumsuz tabloyu değiştirmenin, medeniyetimize ve insanlığa umut olmanın yolu, tıpkı asr-ı saadette olduğu üzere Kur’an’ın hakikat anlaşılmasından ve hayata gerçek aktarılmasından geçmektedir.
“Halkımızın Kur’an-ı Kerim’i okumasına ve öğrenmesine rehberlik etmekteyiz”
Bugün kelam konusu bu olumsuz tabloyu değiştirmenin, medeniyetimize ve insanlığa umut olmanın yolu, tıpkı asrısaadette olduğu üzere Kur’an-ı Kerim’in yanlışsız anlaşılmasından ve hayata gerçek aktarılmasından geçmektedir. Kur’an’a iman eden ve onun yolunu takip eden Müslümanlar olarak geçmişte olduğu üzere bugün de ilim ve irfan anlayışımızla, çaba ve hizmet şuurumuzla, ahlak ve faziletimizle, adalet ve merhametimizle çağa rehberlik edecek öncü Müslümanlar olmalıyız. Kur’an’ı hoş sesiyle insanlara ulaştıran hafızlar olarak, onun hakikatlerini insanlığa tebyin eden alimler olarak, onun iletilerini gönüllere yerleştirmek isteyen arifler olarak buna mecburuz.
“İnsanlığa umut olmanın yolu Kur’an-ı Kerim’in hayata yanlışsız aktarılmasından geçmektedir”
Bugün kelam konusu bu olumsuz tabloyu değiştirmenin, medeniyetimize ve insanlığa umut olmanın yolu, tıpkı asrısaadette olduğu üzere Kur’an-ı Kerim’in gerçek anlaşılmasından ve hayata gerçek aktarılmasından geçmektedir. Kur’an’a iman eden ve onun yolunu takip eden Müslümanlar olarak geçmişte olduğu üzere bugün de ilim ve irfan anlayışımızla, uğraş ve hizmet şuurumuzla, ahlak ve faziletimizle, adalet ve merhametimizle çağa rehberlik edecek öncü Müslümanlar olmalıyız.
“Başkanlığımızın en temel görevlerinden birisi de milletimize Kur’an-ı Kerim’i ve İslam’ı en gerçek bilgi ile anlatmaktır”
Halkımızın kitabımızı okuma ve öğrenmelerine rehberlik etmekteyiz. Bunu 7’den 70’e, bayanından erkeğine ve gencine varıncaya kadar her bir kişiyi ve onların gereksinimlerini göz önünde bulundurarak yapmaktayız. Başkanlığımızın en temel görevlerinden birisi de milletimize Kur’an-ı Kerim’i ve İslam’ı en yanlışsız bilgi ile anlatmaktır. Görsel ve yazılı medya vasıtalarımızla, camilerimizin minber ve mihraplarıyla halkımızı en yanlışsız bilgi ile buluşturmanın uğraşı içindeyiz.”