İstanbul’da hava kirliliğini gösteren azot dioksidin ortalaması 1 Ocak-31 Temmuz 2023’te 35,55 mikrogram/metreküp ölçüldü. Bu yıl ise bu sayı 40,61 mikrogram/metreküp olarak kayıtlara geçti.
Buna nazaran, İstanbul’da azot dioksit kaynaklı hava kirliliği bu yıl 1 Ocak-31 Temmuz tarihlerinde, bir evvelki yılın birebir devrine nazaran yüzde 14 arttı.
“DAHA ÇOK ARAÇ KAYNAKLI”
İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, kentteki hava kirliliği bedellerinin her gün değiştiğini söyledi.
Hava kirliliğinin değişmesinde trafiğin, sanayi tesislerindeki faaliyetlerin, ısınma kaynaklı kirleticilerin, meteorolojik etkenlerin kıymetli olduğunu belirten Toros, bilhassa İstanbul’da havanın kirlenmesinde en değerli etkenin trafik olduğunu söz etti.
Toros, İstanbul’da hava kirliliği bedelleriyle ilgili çalışma yaptıklarını aktararak, “1 Ocak-31 Temmuz 2023 ile 1 Ocak-31 Temmuz 2024, yani son 2 yılın birinci 7 aylık datalarını incelediğimizde İstanbul genelindeki daha çok araç kaynaklı hava kirliliği olan azot dioksit bedellerinin 2024’te 2023’e nazaran yüzde 14 arttığını görüyoruz” dedi.
İstanbul’da her gün yeni araçların trafiğe çıkmasıyla bu sayının giderek arttığını vurgulayan Toros, “Araç sayısı arttıkça hem İstanbul trafiğinin sıkışıklığı artıyor hem de araçlar dur kalk yaptıkça daha fazla emisyon salıyor, daha fazla atmosfer kirleniyor. İstanbul’un havasının pak olması için dur kalk olayı ve İstanbul’daki araç sayısının azaltılması gerekiyor. Toplu taşımanın daha fazla kullanılması gerekiyor” diye konuştu.
DİĞER KİRLETİCİLER DE ARTTI
Prof. Dr. Toros, atmosfere salınan kirleticilerin global manada herkesi etkilediğini lisana getirerek, şöyle devam etti:
“22 Temmuz’da dünya sıcaklık rekoru kırıldı. Ondan evvelki temmuz ayında yeniden sıcaklık rekorları kırıldı. Ülkemizde haziran ayında daha evvelki yılların sıcaklık dataları karşılaştırıldığında, sıcaklıkların 3,6 derece daha yüksek olduğunu görüyoruz. Tüm bunların art planında havanın kirliliği yatıyor, yani bizim, insanların yaptığı faaliyetler yatıyor. Daha fazla araç kullanmamız, daha fazla üretim yapmamız, kaynakları verimsiz kullanmamız atmosferin kirlenmesine yol açıyor. Atmosferin kirlenmesi de teneffüs yolu rahatsızlıkları, kalp damar rahatsızlıkları hatta beyefendisine varan rahatsızlıklara yol açıyor.”